Câzibedâr bir fitne içinde bulunan ve daha aklını kaybetmeyen bazı gençlerle bir muhâveredir
Kabre girmek üç yol iledir
Hazret-i Peygamber’in(asm) terbiyesini bırakan ve zincirinden çıkan, ecnebî dinsizleri gibi de olamaz
Dünyanın lezzetini ve saadetini isterseniz, meşrû‘ dâiredeki keyfe iktifâ ediniz. O, keyfinize kâfidir
Bir zaman Eskişehir Hapishanesinin penceresinde oturmuştum
Âhirzamanın en dehşetli ve en câzibedâr fitnesi, kadınların yüzsüz yüzünden çıkıyor
O fitneyi ateşlendiren ve ta‘lîm eden irtidâdkâr bir şahs-ı ma‘nevî, önümde tecessüm etti
Hem deme ki
Ehl-i dalâlet bir dakikaya bir sene kadar şiddetli hissiyâtla müteveccih olduğu için, ehl-i diyânete muvakkaten tefevvuk eder
Birden ihtar edilen bir mes’ele-i mühimme
Âhirzamanın fitnesinde en dehşetli rolü oynayan, tâife-i nisâiye ve onların fitnesi olduğu hadîsin rivâyetlerinden anlaşılıyor
Birkaç bîçare gençlere verilen bir tenbîh, bir ders ve bir ihtârdır
Eğer siz dâire-i meşrûada kalmazsanız, gençliğiniz zâyi‘ olup başınıza çok ziyâde belâlar ve elemler getirecek
Hayatın lezzetini ve zevkini isterseniz, hayatınızı îmân ile hayatlandırınız ve ferâizle zînetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhâfaza ediniz
Meselâ, burada gözümüz önünde bir darağacı dikilmiş. Onun yanında da pek büyük ikrâmiye biletleri veren bir piyango dâiresi var
Sefâhette gitmiş bir gençliğin âkıbetini anlamak için hastanelerden, hapishanelerden ve kabristanlardan sorunuz
Risâle-i Nûr talebeleri tarafından sorulan bir suâle cevab
Cihan harbinden daha büyük bir hâdise
Ecel elinden terhîs tezkeresini alan kırk adamdan bir adam kazanabilmiş, otuz dokuzu kaybetmiş
Risâle-i Nûr bu asırda âhireti kazanmak da‘vâsında bir dava vekilidir
Leyle-i Kadir’de ihtâr edilen bir mes’ele-i mühimme
Rûy-u zeminin geniş kıt‘aları ve büyük hükûmetleri Kur’ân-ı Mu‘cizü’l-Beyân’ı arayacaklar
Nûr şâkirdleri mümkün olduğu kadar her yerde küçücük birer dershane-i Nûriye açmak lâzımdır
Yedinci Recâ
Ankara Kal‘asının başında iken altı cihetten gelen karanlıkların îmândan gelen nûrlarla aydınlanması
Altıncı Mesele
Her bir fen, kendi lisân-ı mahsûsuyla mütemâdiyen Allah’dan bahsedip, Hâlikı tanıttırıyorlar
Dokuzuncu Şuâ‘
Hüve Nüktesi
Siyah Dut’un Bir Meyvesi
Bazı İslâm ülkelerinin bağımsızlıklarını kazanmaları münâsebetiyle yazılan bir tebrîk mektubu
Yeniden hatt-ı Kur’ânî’ye bir nümûne-i müsâade ve Risâle-i Nûr’un ta‘kîb ettiği maksadına bir vesîle
Prens Bismark’ın Kur’ân ve Peygamber(asm) hakkındaki şehâdeti
Prens Bismark’ın beyânatına dâir talebelerin mektubu
Dua
Birinci Lem‘a
Beşinci Lem‘a
Sekizinci Lem‘a
On Sekizinci Lem‘a
Yirmi Dokuzuncu Lem‘a
Isparta Mahkemesi’ne verilen bir istid‘â
Risâle-i Nûr, âsâyişi muhâfaza ediyor
Dinsiz bir millet yaşamaz
Üstâd Hazretlerinin, Kastamonu’dan Isparta’ya nefyine işaret eden âyet-i kerîme
Âyetü’l-Kübrâ’nın, gizlice tab‘ının Beşinci Şuâ‘ zannedilerek Denizli Hapsi’ne sebebiyet vermesi
Hâtime
Ehl-i garazın vehim ve inâd ile, bir habbeyi bir dağ gibi gösterdiklerinin çok emârelerinden bazıları
Doktorlar hey’etine yazılan bir istirhâmnâme
Risâle-i Nûr’un arkasında olan ma‘nevî kuvvetler
Denizli Mahkemesi’ndeki müdâfaaya ve neticesine târihiyle işaret eden bir âyet-i kerîme
Risâle-i Nûr’un âsâyişi muhâfaza eden bir inzibât kuvveti olması
Üstâd Hazretlerinin müdâfaasının dayandığı altı esas
Beşinci Şuâ‘ın te’lîf sebebi
Üç dört esaslık bir i‘tirâznâme
Eskişehir Hapishânesi’nde iken “Cumhuriyet hakkında fikrin nedir?” suâline Üstâd Hazretlerinin verdiği cevab
Çelik gibi metin Isparta mübârek kahramanlarıyla müdâvele-i efkâr ediniz
Biz öyle bir hakîkate hayatımızı vakfetmişiz ki, güneşten daha parlak
Evvel ve âhir tavsiyemiz, tesânüdünüzü muhâfaza
İddiânâmeye karşı i‘tirâznâmenin tetimmesidir
Siyâsî cem‘iyet zannı veren üç sebeb
Mahkemede son sözüm
ed-Dâî
Üstâd Hazretlerine, kendi hakkındaki iddiânâmenin verilmemesi
Ehl-i vukūf raporuna i‘tirâznâme
Elmas kalemli, altın başlı, mu‘cizeli Kur’ân’ın kâtibi Husrev’in dört zelzeleye dâir fıkrası
Üstâd Hazretlerinin, Husrev’in zelzeleye dâir fıkrasını tasdîk etmesi
Mahkemeye hitâbdır
Dalâlet hesabına Risâle-i Nûr’a ilişenleri i‘dâm-ı ebedî ile mahkûm görüyoruz
Hapishâne müdürünün eski yazıyla yazılan iki müdâfaayı kanunsuz müsâdere etmesi
Denizli Mahkemesi’nin bütün risâleleri Ankara’daki ehl-i vukūf hey’etine sevk etmesi
Ankara ehl-i vukūfunun bütün kuvvetiyle Nûr talebelerini kurtarmak için çalışmaları
Üstâd Hazretlerine cinnet-i muvakkate isnâd etmeleri
Ankara ehl-i vukūfuna teşekkür mektubu
Ehl-i vukūf raporunun sathî birkaç cümlelerine bir küçük îzâh
Ankara ehl-i vukūfunun raporundaki on sehiv ve cevabları
Kur’ân esas ve imam olup, Hıristiyanlık ona tâbi‘ olacaktır
Üstâd Hazretlerinin son müdâfaası
Mahkemenin, istikbâlin dehşetli tenkîd ve i‘tirâzlarını da nazara almasını ihtâr
Makam-ı iddiânın aleyhte beyân ettiği asılsız evhâmların kat‘i cevabları
İki sebebe binâen Üstâd Hazretlerinin şiddetli şekvâ ve i‘tirâz hakkından vazgeçmesi
Gizli komitenin iğfâline kapılmamalarını hâkimlere ihtâr. Ve Risâle-i Nûru ve şâkirdlerini mahkûm etmek doğrudan doğruya küfr-ü mutlak hesabına geçer
Cem‘iyetcilik ithâmına verilen cevab
Müdâfaâtın zeyli
“Ne için kıyafetini değiştir miyorsun?” sorusuna cevab
Emirdağ’daki talebelere hitâben
Kendi kendime bir hasbihâldir
Risâle-i Nûr ve hakîkî şâkirdleri elli sene sonra gelen nesl-i âtîye gayet büyük bir hizmet ediyor
Müellifin samîmî, hasbî, din esaslarından hiç ayrılmadığına ve emniyeti ihlâl etmediğine dâir Ankara ehl-i vukūfunun ittifâkla verdikleri raporun sûreti
Denizli Mahkemesi’nin ittifâkla verdikleri berâet kararının sûreti
Üstâd Hazretlerinin hey’et-i vekîleye bir teşekkürü ve bir şekvâsı
Üstâd Hazretlerinin kıyafeti hakkındaki müdâfaası
Denizli ehl-i vukūfunun raporu
Husrev’in Denizli Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ifadesi
Hâfız Ali’nin Denizli Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ifadesi
Salahaddin Çelebi’nin müdâfaası
Milaslı Halil İbrahim’in ifadesi
Milaslı Halil İbrahim’in diğer ifadesi
Kastamonulu İhsân Sırrı’nın müdâfaası
İnebolulu Ahmed Nazîf Çelebi’nin müdâfaası
İstanbullu Emin Efendi’nin müdâfaası
Çaycı Emin’in ifadesi
Kastamonulu Hilmi Bey’in ifadesi
Kastamonulu Mehmed Feyzî’nin ifadesi
Taşköprülü Sâdık Bey’in müdâfaası
Ahmed Feyzî’nin müdâfaası
Atabeyli Tâhirî’nin ifadesi
Atabeyli Abdullah Efendi’nin ifadesi
Sav karyesinden Mustafa Çavuş’un ifadesi
Birincisi
İkincisi
Üçüncüsü
Birinci Söz
İkinci Söz
Üçüncü Söz
Dördüncü Söz
Beşinci Söz
Altıncı Söz
Yedinci Söz
Sekizinci Söz
LEMEÂT
Risâle-i Nûr şâkirdlerine küçük bir Mesnevî ve îmânî bir dîvândır
Tenbîh
İhtâr
İfâde-i Merâm
1- ed-Dâî
2- Tevhîdin iki burhân-ı muazzamı ve Sûre-i İhlâs’ın bir nükte-i i‘câziyesi
3- Sebeb sırf zâhiridir
4- Vücûd, âlem-i cismânîde münhasır değil
5- Kalem-i kudrette ittihâd, tevhîdi i‘lân eder
6- Bir şey her şeysiz olmaz
7- Güneşin hareketi câzibe içindir, câzibe istikrâr-ı manzûmesi içindir
8- Küçük şeyler büyük şeylerle merbûttur
9- Kâinâtın nazmında büyük bir i‘câz var
10- Kudrete nisbeten her şey müsâvîdir
11- Kâinâtı elinde tutamayan zerreyi halk edemez
12- İhyâ-yı nev‘ ihyâ-yı ferd gibidir
13- Tabiat bir san‘at-ı İlâhiyedir
14- Vicdan, cezbesi ile Allah’ı tanır
15- Fıtratın şehâdeti sâdıkadır
16- Nübüvvet, beşerde zarûriyedir
17- Meleklerde mi‘râc, insanlarda şakk-ı kamer gibidir
18- Kelime-i şehâdetin burhânı içindedir
19- Hayat bir çeşit tecellî-i vahdettir
20- Ruh vücûd-u hârici giydirilmiş bir kanundur
21- Hayatsız vücûd adem gibidir
22- Hayat sebebiyle karınca küreden büyük olur
23- Nasrâniyet İslâmiyet’e teslîm olacak
24- Tebeî nazar muhâli mümkün görür
25- Kur’ân ayna ister, vekîl istemez
26- Mübtil, batılı hak nazarıyla alır
27- Kudretin âyîneleri çoktur
28- Temessülün aksâmı muhtelifedir
29- Müsteid, müctehid olabilir, müşerrî olamaz
30- Nûr-u akıl, kalbden gelir
31- Dimağda merâtib-i ilim muhtelifedir, mültebise
32- Hazmolmayan ilim, telkîn edilmemeli
33- Tahrîb esheldir, zayıf tahrîbci olur
34- Kuvvet, hakka hizmetkâr olmalı
35- Bazen zıd zıddını tazammun eder
36- Menfaati esas tutan siyâset canavardır
37- Kuvâ-yı insaniye tahdîd edilmediğinden cinâyeti büyük olur
38- Bazen hayır, şerre vâsıta olur
39- Gaye-i hayâl olmazsa, enâniyet kuvvetleşir
40- Hayat-ı ihtilâl; mevt-i zekât, hayat-ı ribâdan çıkmış
41- Beşer hayatını isterse, envâ‘-ı ribâyı öldürmeli
42- Beşer esirliği parçaladığı gibi, ecirliği de parçalayacaktır
43- Gayr-i meşrû‘ tarîk, zıdd-ı maksûda gider
44- Cebir ve i‘tizâlde birer dâne-i hakîkat bulunur
45- Acz ve cez‘ bîçârelerin kârıdır
46- Bazen küçük bir şey büyük bir iş yapar
47- Bazılara bir an bir senedir
48- Yalan, bir lafz-ı kâfirdir
49- Bir meclis-i misâlîde şerîatla medeniyet-i hâzıra, dehâ-yı fennî ile hüdâ-yı şer‘î müvâzeneleri
50- Cehil, mecâzı eline alsa, hakîkat yapar
51- Mübâlağa zemm-i zımnîdir
52- Şöhret zâlimedir
53- Din ile hayat kābil-i tefrîk olduğunu zannedenler felâkete sebebdirler
54- Mevt, tevehhüm edildiği gibi dehşetli değil
55- Siyaset, efkârın âleminde bir şeytandır; istiâze edilmeli
56- Zaaf, hasmı teşcî‘ eder; Allah abdini tecrübe eder; abd, Allah’ı tecrübe edemez
57- Beğendiğin şeyde ifrâd etme
58- İnâdın gözü, meleği şeytan görür
59- Hakkı bulduktan sonra ehak için ihtilâfı çıkarma
60- İslâmiyet selm ve müsâlemettir dâhilde nizâ‘ ve husûmet istemez
61- Îcâd ve cem‘-i ezdâdda büyük bir hikmet var; kudret elinde şems ve zerre birdir
62- Meziyetin varsa hafâ türâbında kalsın; tâ neşv ü nemâ bulsun
63- Allah’ın rahmet ve gazabından fazla tahassüs hatadır
64- İsraf sefâhetin, sefâhet sefâletin kapısıdır
65- Zâika telgrafçıdır; telzîz ile baştan çıkarma
66- Niyet gibi, tarz-ı nazar dahi âdeti ibâdete çevirir
67- Böyle zamanda tereffühde izn-i şer‘î bizi muhtâr bırakmaz
68- Zaman olur ki, adem-i ni‘met, ni‘mettir
69- Her musîbette bir cihet-i ni‘met var
70- Büyük görünme, küçülürsün
71- Hasletlerin yerleri değişse, mâhiyetleri değişir
72- “el-Hakku ya‘lû” bizzât, hem âkıbet murâddır
73- Bir kısım desâtîr-i ictimâiye
74- Karılar yuvalarından çıkıp beşeri yoldan çıkarmış; yuvalarına dönmeli
75- Tasarruf-u kudretin vüs‘ati, vesâit ve muînleri reddeder
76- Melâike bir ümmettir; şerîat-ı fıtriye ile me’murdur
77- Madde rikkat peyda ettikçe, hayat şiddet peyda eder
78- Maddiyyûnluk bir tâûn-u ma‘nevîdir
79- Vücûdda atâlet yok; işsiz adam vücûdda adem hesabına işler
80- Ribâ, İslâm’a zarar-ı mutlaktır
81- Kur’ân kendi kendini himâye edip hâkimiyetini idâme eder
82- Ta‘lîm-i nazariyâttan ziyâde, tezkîr-i müsellemâta ihtiyaç var
83- Hadîs der âyete
84- Îcâz ile beyân-ı i‘câz-ı Kur’ân
85- Ulaşmaz dest-i edeb-i garb-ı hevesbâr-ı hevâkâr-ı dehâdâr De’b-i edeb ebed müddet Kur’ân-ı ziyâbâr-ı şifâkâr-ı hüdâdâr
86- Dallar, semerâtı rahmet nâmına takdîm ediyor
87- Fâtiha’nın âhirinde işaret olunan üç yolun beyânı
88- Hakîkî bütün elem dalâlette, bütün lezzet îmândadır
89- Kıssa-i Mûsâ’nın (as) tekrarında çıkan lemeât-ı i‘câz
90- Tekrar, Kur’ân’ın bir sırrı
91- Ruhun dört havâssına, dört gāyetü’l-gāyat var
لَا مُؤَثِّرَ فِ الْكَوْنِ اِلاَّ اللُّٰهُ - 92
93- İslâmiyet evliyâlara Nasrâniyet azîzlerine tarz-ı nazarlarını muvâzene
94- Evliyâdan âşıkîn ve ârifîn beynlerinde mühim bir fark
95- Kâinâttaki fa‘âliyette büyük bir lezzet var
96- Ekserin ateşiyle ekal de yanar
97- Bazen zaaf zâlim olur
98- İslâm’a yakışan hüdâbinâne insâftır; hodbinâne tenkîd değil
99- Gurur, zaaftan gelir, dalâlete gider
100- Gıybetin derece-i şenâati
101- Fâsıkımız başka fâsıka benzemez; ahlâkımız dinimizle kāimdir
102- Mü’minin mü’mine karşı vazîfesi; büyüğe hürmet, küçüğe merhamet, müsâvîye muhabbet
103- Beşerde şu zelzele, İslâm’daki tezelzül
104- Anglikan Kilisesi’ne cevab
105- Câzibe-i umûmîden ziyâde küremizi muhâfaza eden, câzibe-i ma‘neviye-i Kur’ân’dır
106- وَ لَقَدْ كَرَّمْنَا بَن۪ٓي آدَمَ
107- Kışrı lüb zannetmek, lübbü zâyi‘ etmektir
108- Duâ muhâl, hem ma‘siyet olmamalı
109- حَتٰي عَادَكَالْعُرْجُونِ الْقَد۪مِ ’in bir nüktesi
Duâ
Sekizinci Şua
Onuncu Şuâ
Üstâd Hazretlerini zehirlenmeye karşı teselli eden ve Kastamonu’dan Isparta’ya nefyine bakan bir işaret
Hapis musibetine karşı teselliye medâr bir kısım inâyet ve hikmetler
Üstâd Hazretlerinin Isparta ve havâlîsini taşıyla toprağıyla sevmesi. Ve küre-i arzda Nûr talebelerinden başka kalben, ruhen ve fikren daha az sıkıntı çeken yoktur
Yeni talebelerden bir kısım zatların sırr-ı ihlâsa muhâlif olarak dünya cihetini de Risâle-i Nûr’la arzu etmelerinin Denizli Hapsi’ne sebebiyet vermesi ve kader-i İlâhinin merhameti
Risâle-i Nûr şâkirdleri, çok az zahmetle çok kudsî hizmet kazanıyorlar
Nûr Fabrikası dâiresi ve Mübârekler Hey’etinin fâtihâne hizmetleri
Hâfız Tevfik’in faydasız bir ihtiyâttan dolayı Risâle-i Nûr’daki makamından kendini çekmek istemesi
Husrev ve Tâhirî gibi, kalemleri Kur’ân hattına me’mur olanlar yeni hurûfu yazmamalı
Risâle-i Nûr’a ilişenlerin zarar edeceklerine bir işaret
Üstâd Hazretlerinin hastalığının bir kısmını Hâfız Ali’nin kendi üzerine alması
Ehl-i tarîkati vurdukları aynı silâhlarla Risâle-i Nûr şâkirdlerini vurmayı hedefleyen masonların planının akîm kalması
Jandarmaların üzerine kapının kapanması
Jandarmalara kapının kapanması latîfesindeki üç zarâfet
Bu şiddetli imtihân, elmasların şişelerden ayrılması içindir. Ve bu şiddetli imtihâna girilmesinin iki sebebi var
Teheccüd namazıyla sabah namazının sünnetine işaret eden âyetler
“Rabbimiz! Nûrumuzu tamamla” meâlindeki âyetin, bu hapsin târihine işareti
Eskiden mağaralarda riyâzete çekilenler eğer bu zamanda olsalardı, Risâle-i Nûr şâkirdleri olacaklardı
İmâm Gazâlî’nin, bazen ibâdeti âşikâre yapmanın daha efdal olacağına dâir hükmü
Arefe gününde bin İhlâs okumaya dâir
Musibete şükredilmesinin sebebi
Şehriye ve pirinçte görünen bereket
Hapisten çabuk kurtulmak fikriyle sadâkatı bırakan bir talebenin şirket-i ma‘neviye hissedarlığını kaybetmesi
Bir velî dahi bize hücum etse, bilmeyerek masonlara yardımcı olur
Bu şiddetli imtihânda talebeliği bırakamayan Nûr talebelerini nesl-i âtî alkışlayacağı gibi melâikeler de alkışlıyorlar
Mevlânâ Hâlid’in cübbesi. Ve vurulan çiçek aşısının Üstâd Hazretlerine zarar vermesi
Denizli’nin her yerden ziyâde nûrlara muhtaç olması. Ve Risâle-i Nûr, mahbûsları bir ayda, belki bir günde, bir seneden ziyâde terbiye etmesi
Eğer perde-i gayb açılsa ve bu hapis musibetine düşen talebelerin ahvâli görünse
Üstâd Hazretlerinin rüyasında talebelere namazda imam olduğunu görmesi ve ta‘bîri
Risâle-i Nûr’la, Anadolu’nun sefîne-i Nûh hükmüne girmesi. Ve Nûrlar’ın belâlara karşı sed olması
Hapiste ağır şerâit altında kazanılan ziyâde sevab ve fâideler
Hapsin samîmî dostlarla görüşmeye vesîle olması
Meyve Risâlesi, gizli zındıka komitesine karşı en kuvvetli bir müdâfaa olacak
Sakın, sakın birbirinizin kusuruna bakmayınız
Çelik gibi metîn Isparta kahramanlarıyla müdâvele-i efkâr ediniz
Bu musibetten kurtulmak için sıkı bir tesânüd ile el ele, omuz omuza veriniz
Gizli zındıkların planları akîm kalıp yalan çıkması üzerine bir bahane ile setre çalışmaları. Ve “hususî vazîfemiz, ehl-i îmânı i‘dâm-ı ebedîden kurtarmaktır.”
Teselliye medâr dört nükte
İmâm Şafiî’nin talebe-i ulûma dâir beyânı
Yan koğuştaki câsûs. Ve uğrunda çalıştığımız hakîkatin kıymeti
Üstâd Hazretlerinin hayatının Isparta devresinin yazılmasını Husrev Efendi’ye havâle etmesi
Bu hapsin hakîkî sebebi, Beşinci Şuâ‘ olmadığı
Risâle-i Nûr’un kazandırdığı çok büyük ma‘nevî kazançların fiyatı
Ehl-i takvâ bir zâtın “Ben sukūt etmişim” demesine mukābil verilen cevab
Celcelûtiye’de Âyetü’l-Kübrâ’ya işaret eden fıkranın Denizli Hapsi’ne işareti
Bu kadar zahmet ve masrafımızın meyvesi, yalnız Meyve ve Müdâfaa Risâleleri’dir
Risâle-i Nûr’la kırâaten ve kitabeten iştigāl, sıkıntıyı hafifleştirir. Ve Husrevle Hâfız Ali’nin mümtâz bir vasıfları
Bu zamanda ehl-i hakîkat meşrû‘ tarzda dahi olsa, enâniyetini isti‘mâl etmemeli
Bu zamanda hizmet-i îmâniyede hâlis bir kardeşimiz, bir velîden ziyâde mevki‘ alıyor
Hapisteki talebelerin tesânüdünü gören ehl-i îmânın îmânı kuvvet bulur
Risâle-i Nûr’un Eskişehir imtihânında yalnız bir buçuk talebesini kaybetmesi
Husrev gibi bekâr olanlar benimle beraber hapiste kalmalarına râzı olsunlar
Koca âlem-i İslâmın vazîfesini milyonlar adam yerinde Nûr talebeleri yapıyorlar
Bir zaman müslim olmayan bir zât bir çare bulmuş ve tarîkatten hilâfet almış
Asıl hüner, kardeşini fenâ gördüğünde onu terk etmeyip, onun ıslahına çalışmaktır
Birkaç gündür sizinle konuşmadığımın sebebi, şiddetli ve zehirli bir hastalıktır
Husrev’in zelzeleye dâir fıkrasının hulâsası
Sakın sakın münâkaşa etmeyiniz. Ve Rusya’da doksan esîr zâbitlerle olan bir hatıra
Üstâd ve talebelerin elleri kelepçeli olarak mahkemeye sevk edilmesinin verdiği hiddet münâsebetiyle kalbine gelen ihtâr
Hâs rükünlerin fa‘âliyetini bu musibete bir sebeb görüp, onlardan gücenmemek
Ankara’ya gönderilen kitaplar, pek kuvvetli hakāikiyle kendini müdâfaa edecek. Eski yazıları güzel olanlar, Cevşenü’l-Kebîr, Evrâd-ı Bahâiye ve Salavât-ı Nûriye’yi yazsınlar
Nazarın Üstâd Hazretlerini hasta etmesi
Risâle-i Nûr’un tarz-ı beyânını gören, lâkayd kalamaz
Hâfız Ali’nin on günlük uzaklıktan üstâdını işitiyor gibi mektûbla cevab vermesi
Kuvvetli ve dessâs düşmanlara karşı vahdet ve tesânüdü muhâfaza için beyân edilen beş nokta
Hâfız Mehmed ve Seyyid Şefîk’in, onların ölmüş reislerine ve sûretine baş eğmemesi
Üstâd Hazretlerinin duâlarından “sâdıkîn” kelimesini çıkarması
Üstâd Hazretlerinin Hâfız Ali’nin vefatı münâsebetiyle ta‘ziyesi, onu ve Denizli kabristanını tebrîk etmesi
Üstâd Hazretlerinin emânet ettiği yüz elli banknotu geri vermeyen bir câsûs
Hâfız Ali ve Mehmed Zühdü’ye hâs üstâdlarının dâiresinde Gümüşhaneli Ahmed Ziyaeddin’in ismi yanında duâ etmesi
Risâle-i Nûr’u okuyanlar, muannid dahi olsa istifâde ederler
Hâfız Ali’nin, aynen hayatta gibi kabrinde Risâle-i Nûr’la meşgul olması
Âhirzamandan haber veren müteşâbih hadîslere dâir
Hâfız Ali’nin Üstâd Hazretlerinin yerine vefat etmesi ve evliyâ-yı azîme dâiresinde mevki‘ alması
Hapisteki haylaz dokuz gencin Risâle-i Nûr’un kerâmetiyle yedikleri tokatlar
Hapisten tahliyelerinin te’hîrindeki hayır
Talebeler birbirini enâniyetle, sadâkatsizlikle ithâm etmemeli. Ve mecâzî nefs-i emmârenin îzâhı
Risâle-i Nûr terbiye etmiyor, diye vesvese etmemeli
Müdürün keyfî bir muâmele ile yazıyı yasak etmesi
Gazetelerin Nûr talebelerini ehemmiyetli cereyânlarla alâkadarmış gibi göstermeleri
Maârif Vekilinin, yüzündeki perdeyi kaldırıp küfr-ü mutlakı göstermesi. Ve onlara teslîm olmak ma‘nevî bir intihârdır
Homalı Ali’nin, Hâfız Ali’nin vefatı günlerinde vefat etmesi
İki üç talebenin kendilerine buldukları güzel bir teselli
Cinlerden de peygamber geldiğine işaret eden âyete dâir bir suâle cevab
Risâlelerin mecmûalar hâlinde toplanmasında tecellî eden bir inâyet
Risâle-i Nûr, mevti elinde tutup ehl-i dünyanın başına vuruyor. Ve biz onların iki cihanda yaşamalarını arıyoruz. Onlar bizim ölmemizi istiyorlar, bahaneler arıyorlar.
Hizbullâh hakkındaki âyetin, on iki seneden beri gālibiyetimizi aynı târihiyle müjdelemesi
Hâfız Ali gibi üç talebenin az zamanda yüz senelik hizmetleri
Namazı bırakınca tokat yiyen haylaz bir gencin mektubu
Ankara’nın mülâyimâne vaz‘iyet alması. Ve da‘vâdan çekilmek büyük hasârettir
Ankara ehl-i vukūfunun, Risâle-i Nûr’un âdetâ berâetine karar vermesi. Ve Üstâd hakkında cezbe isnâdında bulunması
Husrev Efendi’nin, Üstâdının “İlâhî! Bize ve neslimize nûrunla hayat ver!” duâsına sevinçlerle âmîn demesi
Ehl-i vukūfun iyi niyetli raporları ve bazı ufak tenkîdleri
Üstâd Hazretlerine mecnunluk isnâdının, hadîsin hükmüne binâen, kemâl-i îmânına delâlet etmesi
Üstâd Hazretlerinin, Mevlânâ Hâlid’in cübbesini sebatkâr ve sâdık şâkirdlere giydirmesi
Üstâd Hazretlerine nazar isâbet etmesine mukābil, talebelerin şifâ bulması
Bu küçük mektublar risâlesi dahi, Meyve ve Müdâfaa Risâleleri gibi ehemmiyetlidir
Husrev Efendi’nin, Üstâdının mahkemedeki son sözü hakkında bir mektubu
Turancılık komitesinin başımıza geçirmek istediği belâ, başlarına geçirildi
Hapisten çıkmadan önce talebelerin birbiriyle tamamen helâlleşmesinin lüzûmu
ed-Dâî’nin, Meyve, Müdâfaât ve küçük mektubların âhirinde imza yerinde yazılması
İddiânâmeye karşı tekrar vermeye mecbûr olduğum i‘tirâznâmemdir
Afyon Mahkemesi’ne hukukumu müdâfaa için arz ettiğim dokuz esas
Afyon Mahkemesi’nin ithâmlarına karşı i‘tirâznâmenin tetimmesidir
Nûr talebeleri hakkında siyâsî cem‘iyet vehmi veren üç madde
Afyon Hapsi’ni netîce veren bu yeni hâdise, on vecihle kanunsuzdur
Afyon hükümetine ve mahkemesine ve zâbıtasına arz edilen birkaç ma‘rûzât
İ‘tirâznâmenin tetimmesi ve lâhikasıdır
Üstâd Hazretleri hakkında, iddiânâmedeki dört esas
Beşinci Şuâ‘nın bir iki mes’elesinin ölmüş gitmiş bir kumandana tatbîk edilip suç mevzuu edilmesi
Üstâd Hazretlerinin “Baştaki îmân şapkayı secdeye getirecek. İnşâallâh Müslüman edecek” demesiyle ehl-i îmânı isyandan ve dinini bırakmaktan kurtarması
Emirdağı’nda emniyeti ihlâle teşvîk iddiâsı
Mu‘cizât-ı Kur’âniye Risâlesi’nin resmen yasaklanması kararına binâen yazılan bir lâhika
Afyon Mahkemesi’ne ve ağır cezâ reisine beyân ediyorum ki
Risale-i Nur’u tenkîd fikriyle tedkîk eden adliye me’muru, onunla îmânlarını kurtarsalar, ben hakkımı helâl ediyorum
Son sözüm
Hey’et-i vekîleye gāyet ehemmiyetli bir ricâ
Diyânet Riyâsetindeki ehl-i vukūfa bir teşekkürnâme. Ve tenkîdlerindeki üç noktayı tashîh
Ehl-i vukūfun insaflı hocalarına üç suâlim var
İddiânâmedeki seksen bir hatayı isbat eden hata-savâb cedveli
Son Posta Gazetesi’ne Risâle-i Nûr aleyhinde yazı yazdıranların yanlışları
Karârnâmede, risâlelerden suç mevzuu diye zikir edilen fıkralar ve mukaddimesi
Temyîz Mahkemesi Riyâsetine
Haşirdeki mahkeme-i kübrâya bir arzuhâl
Eskişehir Mahkemesi’nde hey’et-i vekîleye yazılan arzuhâlin bir parçası
Kader-i İlâhî bizi bu üçüncü medrese-i Yûsufiyeye bir hikmet için sevk etti
Risâle-i Nûr’un hakîkî sâhibleri olan hocalardan ma‘nevî kahramanların çıkması
Hapis musibetine düşenlere ve onların erzâkına yardım edenlere medâr-ı teselli üç nokta
Ordunun şerefini bir dehşetli şahsa veren müddeî-i umûmîye verilen cevab
Gençlik Rehberi’nin küçük bir hâşiyesi
Üstâd Hazretlerinin aşıya karşı alerjisi ve hastaneye gitmek istememesi
Üstad Hazretlerinin şahsıyla uğraşmalarının sebebi Risâle-i Nûr’da kusur bulamayışlarıdır
Medrese-i Yûsufiyeye girenleri ta‘ziye yerine tebrîk. Ve Nûrlara iliştikçe daha ziyâde parlaması ve mağlûb olmaması
Denizli’de mahbûs iken Üstâd Hazretlerini câmi‘de gördükleri gibi, Afyon’da da görülmesi
Müdâfaanın hem yeni, hem eski hurûfla çoğaltılarak ilgili makamâta gönderilmesi
Şimdi Husrev gibi bir nûr kahramanı size ihsan edildi... Ben şimdiye kadar Husrev’i ehl-i dünyaya göstermiyordum, gizliyordum
Kātil ile maktûl yakınlarının barışmalarına dâir bir mektub
Husrev’in yazdığı Asâ-yı Mûsâ’nın kabr-i Muhammedî(asm) üzerinde görülmesi
Husrev, benim bedelime Peygamber’in(asm) ma‘nevî elini, kaleminin vâsıtasıyla öpmüş
Risâleleri okuyanlar, Üstâd Hazretlerinin şahsına bedel Kur’ân’ın bir hâdimiyle görüşmüş olurlar
Afyon Müdâfaanâmesi’nin hem bize, hem memlekete, hem âlem-i İslâm’a ehemmiyetli hakîkatleri var
Buraya girmemizin inâyet-i İlâhiye cihetinde ehemmiyetli bir sebebi, mahbûslardır
Medrese-i Yûsufiyenin Nûr talebeleri için bir kongre hükmüne geçmesi
Üstâd Hazretlerinin pencerelerini mıhlamaları. Nûrlara ve talebelere bedel kendisiyle uğraşmalarından memnun olması
İki ehemmiyetli sebebe binâen bütün vazîfe-i müdâfaâtı nûr erkânlarına bırakması. Ve Üstâdın diplomatları ve mahkemeleri susturacak derecede konuşmasından çekinip onu bahanelerle konuşturmamaları
Ma‘nevî ve ilmî işlerde de Risâle-i Nûr’un şahs-ı ma‘nevîsini tevkîl etmesi
Üstâd Hazretlerinin sobasının patlaması ve talebelerin su bardaklarının sebebsiz parçalanması
Her hasenenin sevabı Receb, Şa‘bân ve Ramazan’da yüz, üç yüz ve bine çıkması
Üstâd Hazretlerinin sobasının verdiği haberin doğru çıkması
Müdâfaanın i‘tirâznâme tetimmesi
Üstâd Hazretlerinin kendi târîhçe-i hayatını kısaca anlattığı bir yazısı
Bir tek gāyem vardır!
Mâbeyninizdeki hakîkî ve uhrevî uhuvvet, gücenmek ve tarafgîrlik kaldırmaz
Husrev gibi bir Nûr kahramanının Üstâd Hazretlerinin yerinde ve Nûr’un şahs-ı ma‘nevîsinin çok ehemmiyetli bir mümessili olmasından hiçbir cihetle gücenmemek elzemdir
Leyle-i Mi‘râc ikinci bir Kadir hükmündedir
Nûr talebelerinin, ihlâs ve sadakatlerinin bir kerâmeti olarak hapiste meydana gelen bir hâdiseye karışmamaları dolayısıyla büyük bir tehlikeden kurtulmaları
Talebeler arasına soğukluk vermek için üç adamın ta‘yîn edilmesi
Mahbûslar içinde ikilik düşmemesi için nûr dersleriyle çalıştırma lüzûmu
Mahkememizin te’hîrinde büyük hayırlar var
Hapishânenin Nûr talebeleri için bir ictimâ‘ ve sohbet yeri olması ve Risâle-i Nûr’un dâiresinden çekilenlerin büyük zarar göreceği
Mahkeme reisinden üç aylarda okumak için Mu‘cizâtlı Kur’ân’ın taleb edilmesi
Mâbeyninizdeki gerginliği çabuk ta‘mîr ediniz. Ve sobanın patlamasındaki işaret
Birbirine cüz’î hissiyâtını fedâ etmeyenlerin, nûr dâiresinden ayrılmak ihtimâli var
Husrev’le Feyzî’de, benim gibi, insanlardan tevahhuş ve sıkılmak var
Leyle-i Berâet’de her amel-i sâlihin sevabı yirmi bine çıkar
Leyle-i Berâet, elli senelik bir ma‘nevî ibâdet ömrünü kazandırır
Bid‘akâr bazı hocaların Beşinci Şuâ‘ın bir mes’elesine i‘tirâz etmeleri. Ve Abbâsîlerin Deccâl eliyle yıkılması
Peygamber Efendimiz’in(asm) en ağır şerâit altında hizmet eden Nûr şâkirdlerine elbette işaretleri vardır
Yahûdîlerin, şimdiki Filistin mes’elesinde çabuk tokat yememelerinin sebebi
Arzın küreviyeti, ulemâ-yı İslâmca kabûl edilmiş
Hazret-i Üstâd’ın, talebelerin selâmeti için şahsına gelen musibetleri kabûl etmesi
Mahkemede talebeliğini inkâr eden ve hizmetlerini gizleyenleri eski hizmetlerinin hatırına af edip, gücenmemeliyiz
Leyle-i Kadr’i son on gecede aramak. Ve her şeyin ferah verecek vechine bakmak
Madem ümmet yirmi yedinci geceye Leyle-i Kadir nazarıyla bakıyor, inşâallâh hakîkî hükmünde kabûle mazhar olur
Üstâd Hazretlerinin matarasının sebebsiz parçalanması. Ve Nûrs’dan gelen bal
Hata-savâb cedvelinin iki makama gönderilmesi
Birbirine küsmenin ve gücenmenin vereceği zarar
Müdürün Âyetü’l-Kübrâ ve Rehberi çok beğenmesi
Afyon’daki ehl-i vukūf raporunun netîcesi, Denizli’dekinin aynıdır
Ehl-i vukūfun kalblerinin nûrcu olması
Hapsin uzamasına sıkılmamanın lüzûmu
Müdâfaâtın bazı makamlara gönderilmesi
Bu sıkıntılı hâlimizde hizmet-i Nûriyemiz büyük bir hac sevabını verecek. Ve Tefsîr iki kısımdır
Acaba ortalıkta en ziyâde zararlı, biz ve nûrlar mıdır?
Ehl-i vukūfun insâfsızca hatalı ve haksız tenkîdleri
Üstâd Hazretlerinin hapsin bütün sıkıntılarına tahammülünün sebebi
Husrev’in aleyhinde bulunmak, doğrudan doğruya Risâle-i Nûr’un aleyhinde ve benim aleyhimde ve bizi perişan edenlerin lehinde azîm bir hıyânettir
Âyetü’l-Kübrâ’nın âhirindeki ma‘nevî muhâverenin ehemmiyeti
Celcelûtiye’de Kalem Sûresi’nin Kader Risâlesi’ne işareti
Hapsin yirmi gün daha uzamasının hikmetleri
Hapisten tahliyenin te’hîrinde hayır var
Bizi vurmak için yapılan en fenâ plan, Nûr talebelerini birbirinden soğutmaktır
Nûrcularda öyle bir alâka var ki, hiçbir cem‘iyette yoktur
Van’da iken Ermenî fedâîlerinin Üstâd ve talebelerinden korkmaları
Talebelerin altın mı bakır mı olduklarının anlaşılması için bu imtihâna düşmeleri
Üstâd Hazretlerinin esârette Rus kumandanına ayağa kalkmamasının gazetede i‘lânının teveccüh-ü âmmeyi ziyâdeleştirmesi
Üstâd Hazretlerinin iştihâsının kesilmesi
Bedîüzzaman’ın akıllara hayret veren bir seciyyesi
“Üçüncü bir Said” olarak bütün bütün târik-i dünya olan bir hâlet-i rûhiyenin başlaması
Risâle-i Nûr’a karşı inâdı bırakmayan me’murları ancak cehennem temizler
Rus esâretinde Üstâd Hazretlerinin derslerine izin verilirken, burada verilmemesi
Husrev, bu vatanın bir halâskârı ve Türk milleti onun ile iftihâr edecek bir hâlis fedâkârıdır. Ve sırr-ı ihlâsa tam mazhar olması
Münâfıkların hücumu en küçük bir talebeyi de sarsmadı
Bazı talebelerin tahliyesi gösteriyor ki; Nûrların intişârı yasak değildir. Ve mahkemenin uzamasının Nûrlara nazar-ı dikkati geniş bir dâirede celb etmesi
“Hüve Nüktesi” gizli zındık düşmanların belini kırdı
Talebelerin sohbetinden Üstâd Hazretlerinin memnuniyeti ve onları dinleyen câsûsları haber vermesi
Husrev Efendi’nin müdâfaâtın sonuna ilâve edilen üç mektub ve “Hüve Nüktesi”ni nasıl bulduklarına dâir bir mektubu
Ehl-i Sünnet ve Sebîlü’r-Reşâd gazetelerinin lehdeki yazılarının zındıkları şaşırtması
Sıkıntı ve musibetleri hiçe indiren dokuz teselli
Üstâd Hazretlerinin mahkeme reisini mahkeme-i kübrâya havâle etmesi
Tesânüddeki za‘fiyet sebebiyle kaderin tokatlaması
Birbiriniz, kuvve-i ma‘neviyenizi takviye edersiniz. O kâfîdir
Üstâd Hazretlerinin aleyhindeki raporlara binâen Husrev Efendi’nin yazdığı teselli mektubu
Nûrlara zarar gelmemek için cesurâne ve ihtiyâtsız hareketten çekinmenin lüzûmu
Gizli münâfıkların hükümeti hücuma sevk etmesi
Ceylan ve Ahmed Feyzî’nin müdâfaasının zarar vermesi
Müdâfaâtın teksîr edilmesinin lüzûmu
Risâle-i Nûr’un ilm-i hakîkatte on beş seneye mukābil on beş haftada kâfî gelmesi
Mahkemenin garazla muâmele ederek temyîz evrâklarını göndermemesi
Üstâd Hazretlerinin Sırr-ı İnnâ A‘taynâ’yı yanında bulundurmamasının sebebi ve iki iltibâs
Kurtuluş bayramının bayrağının Üstâdın koğuşuna asılmasından memnuniyeti